Uluslararası uyuşmazlıkların çözümünde tarafların devlet mahkemelerine olan güven eksikliği ve uyuşmazlıkları mahkeme aracılığı ile çözmenin karmaşıklığı, tarafların milli mahkemelerin tarafsızlığından duydukları şüphe ve tahkim prosedürünün ucuz, hızlı, gizli ve teamüle dayalı işleyişi, tahkimin genel tercih sebeplerindendir.

 

                Tahkim prosedürünün taraflar açısından uyuşmazlıkların çözümünde tercih edilen bir yol olarak seçilmesindeki en önemli nedenlerin başında, tahkim usulünde uyuşmazlığın mahkemelere nazaran daha hızlı ve uzman kişiler eliyle sonuçlandırmasıdır. Sporla ilgili uyuşmazlıklarda ise çabuk bir şekilde çözüme ulaşılması ve uzmanlık diğer alanlara nazaran daha önemli olmaktadır.

​

                Özellikle kişinin sporcu olarak hayatını idame ettirebileceği sürenin kısıtlı olması, müsabakaların ve organizasyonların belli ve kesin tarih aralıkları içinde icra edilmesi zorunluluğu, sporla ilgili uyuşmazlıkların kısa bir zaman dilimi içinde çözülmesi gerekliliğini ortaya çıkarmaktadır. Bunun yanı sıra; spor faaliyetlerinin kendine özgü yapısı, spor ve sporla ilgili uyuşmazlıkların genel hukuk prosedürü içinde ve mantığıyla hakkaniyete uygun bir şekilde çözülmesini zorlaştırmaktadır. Özellikle 1980’li yıllardan itibaren uluslararası spor organizasyonlarındaki ve müsabakalarındaki gelişme ve artış bu alanda ortaya çıkan uyuşmazlıkların da sayısını yadsınamayacak derecede artırmıştır. Bu gelişmeler sonucunda bu alanda uyuşmazlıkların çözümünde başvurulacak bir bağımsız kuruluşun olmaması Spor Tahkim Mahkemesi’nin kurulmasına yol açmıştır. Bugün CAS spor ile ilgili uyuşmazlıkların çözümünde en üst uluslararası organ olarak kabul edilmektedir.

​

                Ülkemizde ise 1988 yılında 3461 sayılı Türkiye Futbol Federasyonun Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunla, TFF özel hukuk hükümlerine tabi bir tüzel kişilik haline getirilmiştir. 1992 yılında çıkartılan 3813 sayılı Kanunun 1’inci maddesi uyarınca TFF özerk bir statü kazanmıştır. En son olarak 5105 sayılı kanun Gençlik Spor Genel Müdürlüğü Teşkilatı Hakkındaki kanunla yapılan değişiklik ile GSGM bünyesinde bulunan Federasyonlara da özerklik imkânı getirilmiştir. Türk sporunda yaşanan bu yasal değişiklikler ve özerkleşen federasyonlar sayesinde, spor hukukunun kendi mecrasındaki gelişimiyle birlikte bu hukuk dalına olan ilgi çoğalmıştır. Sporun salt amatör düzeyde, saha içi rekabet olmaktan çıkıp endüstri halini alması neticesinde, artık sporla ilgili uyuşmazlıklar salt oyun kuralları veya disiplin düzenlemelerinden ibaret olmamaktadır. Gelişen sponsorluk anlayışı sporla ilgili çıkacak uyuşmazlıklara farklı bir boyut ve anlam kazandırmaktadır. 12 Aralık 2002 tarihinde İsviçre’nin Lozan kentinde FIFA ve ICAS arasında imzalanan anlaşmayla futbolla ilgili anlaşmazlıkların CAS önünde görülmesi kabul edilmiştir.

                Böylece, Olimpiyatlar Düzeyinde Kabul gören tüm spor dallarına ilişkin uluslararası Federasyonlar CAS’ın yargılama yetkisini kabul etmişlerdir.

 

                CAS mahkemesinin uluslararası sporun “Yüksek Mahkemesi” olma yönündeki gelişiminde çok önemli bir kademe daha aşılmış olmaktadır. Bu anlaşma ülkemiz açısından da CAS’ın tanınmışlığının artmasına yol açmıştır. Gerçekten Futbolun öncü spor olduğu ülkemizde FIFA ile CAS arasında varılan anlaşma neticesinde sporla ilgili birçok uyuşmazlık CAS mahkemesi önüne gelmeye başlamıştır. Bu kapsamda Türkiye – İsviçre Dünya Kupası Baraj maçında yaşanan olaylardan sonra davanın düzenleyici kurul olan FIFA bünyesindeki tüm yasal yollar kullanıldıktan sonra CAS mahkemesi önüne götürülmesi gündeme gelmiştir. Türkiye’de spor mevzuatında yapılan son değişiklikler ve Türkiye’nin uluslararası spor organizasyonlarında daha fazla yer alması CAS mahkemesinin önüne Türkiye’den götürülen uyuşmazlık sayısını da artırmıştır.

 

                GSGM kanununda yapılan değişiklik ile özerk federasyon sayısının artması neticesinde, bu federasyonlar bünyesinde kurulacak tahkim kurumlarının sayısı da artacaktır. Bu gelişmeler Türkiye’de spor tahkimine duyulan ilgiyi de artırmıştır.

 

            Mersin Avukat Recep Sarıkurt Hukuk ve Danışmanlık Ofisi olarak spor hukuku alanında da hizmet vermekteyiz. Özellikle hakem kararları ile birlikte spor hukukunda doping konularında etkin çalışmalar yürütmekteyiz. Mersin Adana başta olmak üzere birçok ilde hukuki yardımda bulunan ofisimiz spor hukuku alanında da hizmet vermektedir.

 

​​